Değerli Mü’minler,
Dinimizin mü’minlere farz kıldığı ibadetlerden birisi de Cuma namazıdır. Cuma namazının namazlar arasında ayrı bir yeri ve önemi vardır. Kur’ân-ı Kerîm’de isim verilerek emredilen tek namazdır. Yüce Rabbimiz bu hususta şöyle buyurmaktadır: “
Ey iman edenler, Cuma günü namaz için çağrıldığınız zaman (ezan okunduğu vakitte) Allah’ı anmaya koşun, alım-satımı bırakın. Bilirseniz bu sizin için daha hayırlıdır” [1]. Rasûlullâh de şöyle buyurmuştur: “
Güneşin üzerine doğduğu en hayırlı gün Cuma günüdür. Adem (as) o gün yaratılmış, o gün cennete konulmuş, o gün cennetten çıkarılmıştır. Kıyamet de ancak Cuma gününde kopacaktır” [2]. Rasûl-i Ekrem Cuma namazını bilerek terkedenler hakkında da şöyle buyurmuştur: “
Önemsemediği için üç cumayı terkeden kimsenin Allah kalbini mühürler” [3].
Aziz Müslümanlar!
Cuma namazı farz-ı ayın bir ibadettir. Erkek olmak; hastalık, görme özürlü ya da kötürümlük gibi manilerin bulunmaması; ulaşım kolaylığı, can, mal ve namus emniyeti, özgürlük ve mukimlik şartlarına sahip olan herkesin bu ibadeti yerine getirmesi dinî bir zorunluluktur. Cuma namazı kadınlara farz olmamakla birlikte, camiye gelip Cuma namazı kılmaları halinde kıldıkları namaz sahih olup, artık o gün ayrıca öğle namazı kılmaları gerekmez.
Cuma namazı cemaatle kılınan haftalık ve hutbeli bir ibadettir. Dinî bir ibadet oluşunun yanında sosyal, ekonomik, ahlakî ve kültürel yönleri de bulunmaktadır. Müslümanların yetişmesine, dinini, diyanetini öğrenmesine, kültürel düzeyini yükseltmesine, bilgili ve bilinçli olmasına, örnek ve olgun insan mertebesine ulaşmasına önemli katkıda bulunur.
Cemaatle eda edilmesi müslümanların gücünün, birlik ve beraberliklerinin de ispatıdır. Sosyal dayanışma ve yardımlaşma anlayışının gelişmesine katkı sağlamaktadır.
Değerli Mü’minler!
Cuma günü müslümanların bayramı olduğu için, Perşembe günü akşamından başlamak üzere hazırlıklarda bulunmak, özellikle maddî ve manevî temizliğe her zamankinden daha fazla önem vermek gerekir. Cuma günü boy abdesti almak, tırnak ve ağız temizliği yapmak, temiz elbiseler giymek, mümkünse güzel kokular sürmek, camileri de temizleyip kokulandırmak sünnet olan davranışlardandır. Kur’ân-ı Kerîm okumak, Allah Tealâ’yı zikretmek, Rasûlullâh (s.a.v)’a salavat getirmek, samimi bir kalp ile Allah’a tevbe ve istiğfarda bulunmak da bu günün bereketinden yararlanmak için yapılması gereken güzel işlerdir.
Cuma vakti geldiği zaman da maddî ve manevî temizlikle arınmış olan beden ve ruhlarla camiye gelinir. Va’z-u nasihatler dinlenir. Cuma ezanından sonra cumanın dört rekat sünneti kılınır, ikinci ezandan sonra okunan hutbe de sessizce ve dikkatlice dinlenir. Cumanın iki rekat farzı kılındıktan sonra, acil işi olmayanlar, sünnetleri kılar, tesbihleri çeker ve duasını yaparak Cuma gününün fazilet ve bereketinden azami derecede yararlanmaya gayret ederler. Bundan sonra yapılacak işler hususunda Allah-u Tealâ şöyle buyurur: “
Namaz kılındıktan sonra, artık yeryüzüne dağılın da Allah’ın lutfunu arayın. Allah’ı çok anınız ki dünyada ve âhirette muradınıza eresiniz” [4].
Hutbemi bir hadîs-i şerîf meâliyle bitiriyorum:
“
Cuma gününde öyle bir saat vardır ki, şayet bir müslüman kul o saate rastlar da Allah’tan bir hayır isterse, Allah onu kendisine mutlaka verir